DİĞER
"Genellikle edebi metinlerde, özellikle de öykülerde gerçekle gerçekdışının birbirine yaklaşması, iç içe geçmesi tekinsiz bir durum olarak çıkar karşımıza. Kızılırmak’ın metinlerinde öyle değil, daha yumuşak bir geçiş söz konusu sanki, geçilen yer de o kertede ürkütücü değil. Bunun nedeni anlatıcıların daha önce daha sert geçişler yapmış olmaları."
K24'te haftanın vitrini: Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
"Selahattin Yusuf’un anlatısı, Trabzon'un kadim yüksek yaylalarından birini mekân seçiyor ve o mekânın aynı zenginlikteki diliyle konuşuyor. Biz başkayerlilerin karşısına, boğucu olmamayı, ancak yeterli yabancılık ve gıpta duygusunu vermeyi başaran sayısız yerel sözcük çıkarıyor roman."
Geçenlerde Yunus Nadi Öykü Ödülünü Kadri Öztopçu'nun Kimsenin Bilmediği İnsanlar kitabıyla paylaşan Murat Çelik’in Eve Dönmeyen Hayvan’ında bitmeyen, bitmek bilmeyen şeylerin gürültüsü…
“Deborah Levy’nin sadece kurmacalarında değil özyaşamsal metinlerinde de merkezi dertlerinden biri insanların iç dünyalarında olan bitenin nedenlerini aramak, sormak. Levy’nin ‘işleyen’ özyaşamsal anlatıları, odaklarına aldıkları meselelerin yanında, yakın zamanda yazdığı ya da yazmakta olduğu kurmacalar ve genel olarak edebiyat anlayışı hakkında ipuçları barındırdıkları için de önemli metinler.”
"Felsefenin henüz bilim tarafından çözülmemiş problemlerden ibaret olduğu, bilimin sınırları genişledikçe felsefenin sınırlarının daralacağını ileri sürenler hâlâ bulunmakta. Bilim dediğimiz şeyin felsefeden doğduğu açıktır, tarihe bakıldığında pek çok felsefi problemin bilimsel gelişmelerle artık problem olmaktan çıktığı da görülebilir – ama bütün felsefe?"
Annelik ve queer bir aile kurmaya dair deneyimini büyük bir açıklık ve derinlikle ele aldığı Argonautlar kitabı vesilesiyle Maggie Nelson, Türkçedeki ilk söyleşisi için sorularımızı yanıtladı...
Kahramanlar, onların yaşantıları, genel olarak hayat, hatta anlatıcının kendisi hakkında kesinlikli sonuçlar çıkarmamızı istemiyor sanki Zambra; her halükârda bir esneklik payı bırakılması gereğine işaret ediyor
Dünyaya gelmiş bulunmanın çaresizliği ve çıkışsızlığını; dizeleri, cümleleri, figür ve renkleri içinde dillendiren, dünyayla derdi olan bir sanatçı olarak adımladı yeryüzünü...
Ağaçların Özel Hayatı, Alejandro Zambra’nın önceki kitapları gibi incecik, ama okuru aktif bir okumaya çağıran, yoğun bir roman. Behçet Çelik, Zambra'nın üç romanını birden mercek altına alıyor...
© Tüm hakları saklıdır.